Denizli İmam Hatip Liseleri Mezunları ve Mensupları Derneği (DENİMDER) ev sahipliğinde Cihannüma Derneği ile birlikte 28 yıl önce gerçekleştirilen 28 Şubat süreci ve merhum Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın 14. Ölüm yıl dönümü nedeniyle anma programı düzenlendi. Dernek binasındaki etkinliğe konuşmacı olarak Memur Sen önceki Genel Başkan Yardımcısı Halit Ortaköy katıldı. Etkinlik Cihannüma Derneği Başkanı Ramazan Kocabaş’ın konuşması ile başladı. Başkan Kocabaş, ‘Mübarek Ramazan ayının başlaması nedeniyle anma programımızı öne aldık. Dernek olarak farklı etkinlikler düzenlemeye devam edeceğiz’ dedi. Başlangıcı 100 yıl öncesine kadar uzanan 28 Şubat darbesinin, insan haklarına, temel özgürlüklere, hukukun üstünlüğüne ve milletimizin değerlerine karşı yapılan müdahale olduğuna dikkat çeken Halit Ortaköy, “Bu darbeyle dini bütün insanlar hedef gösterilmiş, cezalandırılmış, yüzbinlerce gencin eğitim hakkı katsayı ve başörtüsü engeliyle gasp edilmiş ve Anadolu'nun evlatları ötekileştirilmeye çalışılmıştır. Dizilerde, sinema filmlerinde dinimiz ve dindar toplumumuz, dinimizin emirleri alay konusu yapılmak istendi. O dönemde beni çok üzen unutamadığım olaylarda yaşandı. O dönem başörtüsü eylemlerine katılan ortaokul öğrencileri de dahil polis araçlarına alınıp çok uzak noktalara bırakıldı. Çoğu servisle geldiği için ceplerinde parası bile olmayan kız çocuklarımıza eziyet edildi.” dedi
Milletin feraseti onları yendi
28 Şubat'ın kendisinin de, onu tertip edenlerin de tarihin derinliklerine gömüldüğüne dikkat çeke Ortaköy, ’28 Şubat bir günde olan bir şey değildi. 28 Şubat’ın öncesi ve sonrası var. 28 Şubat’ta en çok yorulan, yapılanlar karşısında dik duran, sözlerini esirgemeyen üç isim de Necmettin Erbakan, Hasan Celal Güzel ve Muhsin Yazıcıoğlu’dur. 28 Şubat toplumun her kesimini, eğitim sistemini etkilediği kadar ülkenin ekonomisini de etkilemiştir. O dönem çok iyi üretim yapan ülke içi ve dışına ürün satan birçok holding bitirilme noktasına getirilmiştir. 28 Şubat’ın devamı olarak ta 2001 tarihinde 18 bankanın içi boşaltılmıştır. Kimse ne oluyor, nedir bu durum diye soramamıştır.” Dedi
28 Şubat’ı iyi analiz etmek gerekir
28 Şubat’ta millet düşmanlarının, asker, yargı, siyaset, medya, iş çevreleri ve kimi sözde sivil toplumdaki iş birlikçileri ile bir dizi yasa dışı ve gayrimeşru uygulamayı zorbaca devreye soktuklarına dikkat çeken Ortaköy, ‘Ülkesi, devleti, milleti ile Türkiye’nin kendi dünyasına ve değerlerine dönmesinden kendi zemininde kendi tarihî ve hayati amaçlarına yönelmesinden rahatsız olan vesayet odakları, asker, yargı, siyaset, medya, iş çevreleri ve kimi sözde sivil toplumdaki iş birlikçileri ile bir dizi yasa dışı ve gayrimeşru uygulamayı zorbaca devreye soktular. 28 Şubat siyasi iradeyle birlikte Türkiye'nin ekonomik birikimlerine, yaşama heyecanına, inanç değerlerine, demokrasi irade ve talebine, eğitime, sağlığa, özgür basına, haber alma özgürlüğüne, aşımıza, ekmeğimize, emeğimize, geleceğimize yapılmış bir darbedir. Milletimiz sabrı, feraseti, dirayeti ile ‘bin yıl süreceği’ iddia edilen zalim kuşatmanın zincirlerini kısa zamanda kırmış, faillerinin boynuna dolanmıştır. 1960 darbesi Yassı Adada sınırlı kalmıştır. 12 Eylül 1980 darbesi siyasi partiler ve siyasi partilerin liderleriyle sınırlı kalmıştır. Ama 28 Şubat darbesi toplumun her kesimini, özgürlükleri ve İslam Dinini hedef almıştır. Bu tür olaylara karşı her zaman hazırlıklı olacağız. Bir olacağız diri olacağız. 28 Şubat zulmünü unutmadık, unutturmayacağız” dedi